
Theory of machines finalime çalışacağıma Casablanca izleyeyim dedim ve sonra da buraya düştü yolum. Abartmıyorum son 2-3 haftadır günlük Casablanca dozajımı almadan uyuyamıyorum. Buna film diyolarsa, son on senede çekilmiş tüm romantik komedilere film denmesin istiyorum. O nasıl bir kara mizah, nasıl bir oyunculuk nasıl bir son? Diyalog var,evet. Bildiğin diyalog len işte diyorsun, yok değil. Zeki insanlar oturmuş film yapalım demişler, teşekkür ediyorum hepsine teker teker..
Böyle güzel anlaşıyoruz Casablanca'yla. O derece sevdim ki kendisini keşke hafızayı sildirip hiç izlememiş gibi izleyebilsem, şaşırsam, üzülsem, ağlasam... N'olur? Aklım nerdeymiş de bu kadar zaman beklemişim? Tamam film çıkalı zaten olmuş 67 yıl da en azından 60. yılında izle bu neymiş de, bir bak adamlar ne yapmış o vakıtlar? Neyse gene güç oldu geç olmadı diyelim.
Casablanca adı verilen 102 dakikalık mükemmeliyet film sektöründeki klişeleri yaratmıştır. Bu sahne de her filmde vardır, her aşk sahnesi böyle biter, her kötü sonda bu söylenir... Bu gibi tanılamaların ya da gözlemlemelerin hepsi ve hepsi bize Casablanca tarafından sunulmuş nimetlerdir. Bize sunduğu sadece mükemmel ötesi hikayesi ve mizah anlayışı değildir tabi filmin. Humphrey Bogart ve Ingrid Bergman'ın yanında Calude Rains'i alır getirir size bu şaheser. Humphrey Bogart'ın canlandırdığı karakter Rick aslında tam anlamıyla benim nefret edeceğim baş kahramanların karması şeklindedir. Lakin aşkın karşısındaki utangaçlığı, savunmasızlığı, acizliği tüm kendini beğenmişlik ve bencillik ögelerini siler Rick'in. Ingrid Bergman hakkında konuşmak zaten apayrı bir yazı dizisi oluşturur eminim. Şöyle özeteleyebilme durumum vardır belki; kendisi Emma Thompson'ın arkasından 2. sıraya yerleşmiştir benim listemde. O nasıl bakışlar, o nasıl durgun bir ses tonu ve yüz ifadesi, o nasıl muhteşem bir İsveçli aksanı... Belki bu özellikler ayrı ayrı insanlarda olsa gayet itici olabilir ama hepsi bir oyuncuda birleşince inanılmaz bir güzellik ve asalet çıkmıştır ortaya. Sadece Casablanca'ya bakarak konuşamazdım tabi bu kadar bir oyuncu hakkında. Son 2 haftada 7-8 filmini izledim Ingrid Bergman'ın. Hepsinde olağanüstü, Hitchcock sağolsun tüm yeteneklerini ortaya çıkarmış Bergman'ın genç yaşında.
Filmle ilgili sevilecek sevilmeyecek o kadar çok klişe söz vardır ki listelemekle bitmez. Fakat en sevdiğim cümleyi Ingrid Bergman'ın ağzından duymanızı ŞİDDETLE tavsiye ederim: "I wish I didn't love you so much..." Nedir bu??Neyse filmin konusudur, hikayesidir,yeridir, zamanıdır bunlar bir film hakkında konuşurken bahsedeceğim en son şeylerdir. İsteyen izler şeklinde bakarım olaya.Çok daha fazlasını hakediyor aslında Casablanca ama benim final notlarım da aynı şekilde daha fazla puanı hakediyorlar büyük bir ihtimalle. O vakıt finallere çalışmaktan sıkılınca görüşmek üzere.. Kendini aşmış DVD listemle döniciiiim...
No Response to "I wish I didn't love you so much"
Yorum Gönder